Wednesday, June 23, 2010

Bab-ı Hayat - Eminönü

Baharat Kokularının arasından gelen lezzet “Bab-ı Hayat

Bab-ı Hayat Mısır Çarşısının enfes baharat kokularıyla soluyarak ulaştığınız bir mekân.

İçeri girdiğiniz andan itibaren tarih ve sanatı içinize çekiyorsunuz burada. İlk içeri girdiğinizde sizi Altın yol Osmanlı armasıyla selamlıyor. Hemen yanında Ocaklı Sofa’yı görüyorsunuz Rumi Motifler altında muhteşem bir atmosfer. Burada VIP hizmet alabiliyor olmanızın yanı sıra her türlü toplantı ve organizasyonunuzda kullanabiliyorsunuz. Kubbealtı’na geldiğinizde rengârenk çarpıcı işlemelerle karşılaşıyorsunuz. Burada otururken kendinizi Topkapı Sarayında Sultan Muradın odasında gibi hissetmeniz içten bile değil. Kubbealtı’ndaki tüm işlemeler Sultan Muradın odasıyla birebir tasarlanmış. Ve en son yolculuk Çifte Kasırlara bu odada da sizi çintemani süslemeleri ve altın varak İstanbul işlemelerinin yanında çiniden yapılmış İstanbul gravürleri selamlıyor. Sanat ve tarihle buluşan bu 4 oda toplamda 150 kişiye hizmet veriyor.

Dekorasyon ve tatlarıyla bütünleyen mekânın sahibi ise Metin ÖZTÜTÜNCÜ, 1978 yılından beri Haseki kapısında fast food olarak hizmet veren Öztütncü 2007 yılından itibaren Bab-ı Hayat yılından itibaren Bab-ı Hayat la restaurant müşterilerine de hizmet vermeye başlamış. Haseki Kapısındaki Fast Food’un içinden ulaştığınız bu mekân 2 senedir Osmanlı Mutfağı hayranlarına hizmet veriyor. Osmanlı tatlarını birebir müşterilerine sunuyor. Özellikle turistlerin hayran kaldığı bu mekân pek çok yabancı gazete ve dergiye de haber olmuş. Bab-ı Hayat restaurant dışında mimari yapısı ve dekorasyonuyla bir nevi kültür elçiliği de yapıyor turistlere.

Osmanlı Mutfağının yanı sıra Türk mutfağından da lezzetler sunan mekân öğle saatlerinde açık büfe ev yemekleri de yapıyor. Musiki müzik eşliğinde tarih kokan sanat kokan bir yemek istiyorsanız kesinlikle Bab-ı Hayat’ı tercih etmelisiniz.

Diğer Mekanlar için: İstanbul Restaurants Rehberi tiklayiniz.

No comments:

Post a Comment

Bu Blogda Ara