İstanbul’un ve ülkemizin tartışmasız en güzel caddesi hatta bulvarı Bağdat Caddesi’nin konuşma dilindeki adı sadece “Cadde” dir. Ve bu bulvarın kalbinde konumlanan en eski ve en popüler mekanlarından birisidir Cadde. 1994 yılında cafe olarak doğan, yıllar geçtikçe leziz yemekleri ve mükemmel sayılabilecek servisiyle restoran kimliği ağır basan bir mekandır. Kimi zaman Cafe Cadde diye anılır kimi zaman sadece Cadde.
Hafta içi de olsa hafta sonu da gün Cadde’de saat 09:30 da kahvaltı ile başlar ve gece yarısına kadar iç içe geçmiş öğle yemeği, akşam üstü çayı ve akşam yemeği ile devam eder. Hareket devamlıdır. Gelenler, gidenler, kaldırımdan geçenler...
Thai usulü piliç ve risotto, paella yiyenlerin yanındaki masada yoğurtlu kebabı veya inegöl köftenin içine gömülenler... Fajita’nın dumanından rahatsız olup, “café de Paris” sosundaki mis gibi tereyağının kokusuyla kendine gelenler... Hanımların yoğunlukta olduğu öğle yemeğine gelen ve çekinerek garsona kadınlar matinesi mi var diye soran erkek müşteriler... Her tezat ayrı renk katar bu caddede ve Cafe Cadde’de yaşama.
Lezzetli ve çeşitli yemekleri ile ön plana çıkan bu mekan kahve konusunda da yemeği aratmayan bir başarıya sahip. Onlarca sıcak, soğuk ve alkollü kahve çeşidiyle, iki yıl önce Hürriyet ve Sabah gazetelerinin “En İyi Kahve Mekanları” değerlendirmesinde uluslararası kahve zincirlerinin arasında yer alabilen bir mekan olmuş.
Diğer Mekanlar için: İstanbul Restoran Rehberi tıklayınız.
No comments:
Post a Comment